Gündemde, aralık ayına dair faiz indirimleri konuşulmaya başlandı. Bu konu hem TCMB’nin sözlü yönlendirmesinde hem de piyasa aktörlerinin beklentisinde somut bir yer buldu. Peki bu döngüye girerken, bankacılık sektörünün bilançosundaki faiz ve vade riski ne durumda?
TCMB 29 Kasım Cuma günü 2024 yılının son Finansal İstikrar Raporu’nu yayımladı. Para politikasına yönelik olmayan bu rapor, ülkenin finans ve reel kesimin finansal pozisyonu hakkında önemli bilgiler ve analizler içeriyor.
Raporun bankacılık sektörünün faiz ve kur riskine yönelik bölümüyle ilgili detaylara bakıldığında;
Bankaların faaliyetleri doğrultusunda maruz kaldıkları temel riskin faiz riski olduğu söylenebilir. Çünkü banka aktiflerinin önemli bir kısmı uzun vadeli kredilerden oluşurken, yükümlülüklerinin önemli bir kısmı olan mevduatlar ise daha çok kısa vadelidir. Aktif pasif yönetimi ekiplerinin yaptığı bu faiz ve vade uyumsuzluğu bankaya zarar vermeyecek şekilde yönetilir.
Bankaların kredi ve mevduat faizleri durumu incelendiğinde, kredi-mevduat faiz farkının yaklaşık %8 civarında olduğu görülüyor. Vadesiz mevduat hariç bakıldığında da bu durum negatif bölgede seyrediyor. Son faiz artışıyla birlikte, mevduat faizlerinin stokta yeniden fiyatlanması tamamlandı ve kredi faizlerinin artışı daha geriden geldiği için son dönemde faiz farkında da gözle görülür bir iyileşme gözlemlendi.